Pazartesi günü Güney Kore’nin yeni Cumhurbaşkanını Lee, Beyaz Saray’da Trump tarafından ağırlandı. Hatırlanacağı üzere bir önceki Güney Kore Cumhurbaşkanı bir darbe girişiminde bulunmuş bunun bedelini görevden alınıp tutuklanarak ödemişti.
Güney Kore son 75 yıldan beri ABD’nin Asya Pasifik’teki en önemli müttefiklerinden bir tanesidir. Aynı zamanda Kore sorununun da taraflarından birisidir. Biden döneminde Güney Kore, ABD’nin Asya Pasifik’teki en önemli müttefikiydi. ABD’nin savunma şemsiyesi altında yer alan Güney Kore hem Kuzey Kore’ye karşı hem de Çin’e karşı ABD nin en önemli üslerinden de bir tanesiydi.
Geçtiğimiz dönem Biden, ABD için Asya Pasifik’te yerel ittifaklar kurmuştu. Japonya, Güney Kore ABD, üçlü ittifakı bunlardan bir tanesiydi.
Güney Kore’nin ABD ile olan ilişkileri her zaman kendi kamuoyunda büyük bir soruna neden olmuştur. Yönetimler, ABD ile ilişkileri öncelerken, ilişkileri derinleştirip geliştirirken Kore halkı ABD’ye karşı her zaman sokaklarda olmuştur. Özellikle son dönemde bir önceki Güney Kore Cumhurbaşkanının tarihi düşmanı Japonya ile ittifak kurması Asya Pasifik’te Japonya ile birlikte hem Kuzey Kore hem de Çin’e karşı yeni bir cephe oluşturmaya çalışması, Kore halkı tarafından yoğun bir şekilde eleştirilmiştir.
Biden’ın seçimi kaybetmesi ABD’nin bölgedeki üçlü ittifak sisteminin çökmesine neden olmuştur. Trump göreve gelir gelemez Japonya ve Güney Kore’ye karşı hem tarifleri gündeme getirmiş hem de bedava savunmaya artık son vereceğini söylemiştir Trump, Güney Kore ve Japonya’ya Biden’ın jeopolitik gözlüğünden değil tamamen ticari bir gözlükten bakmaktadır. Trump, görüşmede Amerikan üslerinin bulunduğu arazilerin ABD’ye kiralandığını en azından en büyük üssün bulunduğu arazinin mülkiyetinin ABD’ye verilmesi gerektiğini söyledi. Güney Kore bu talebe pek sıcak bakmıyor.
Güney Kore Cumhurbaşkanı Lee ile görüşmesinde bu yıl içinde Kuzey Kore lideri Kim jong-un ile görüşeceğini söyledi. Güney Kore lideri de Ekim ayında Güney Kore’de yapılacak APEC zirvesine Trump’ı davet ederek belki bu zirve vesilesiyle Kuzey Kore lideri ile bir araya gelebilirsiniz dedi. Trump ise üçlü bir görüşme önerdi. Ancak Kuzey Kore tarafı daha önce yaptığı açıklamalarda Kuzey Kore'nin "ABD ile diyaloğa girmesi halinde Washington'dan nükleer silah sahibi bir devlet statüsünü tanımasını ve kabul etmesini talep edeceğini ayrıca iki tarafın 2018-2019 yıllarında yapılan nükleer görüşmelerin kalıbına geri dönemeyeceğini vurgulandı. Özetle Kuzey Kore tarafı nükleer silahsızlanma üzerine bir görüşmeyi kabul etmeyeceklerini duyurdu.
Ukrayna’dan aradığını bulamayan Trump şimdide yönünü Kuzey Kore’ye ve Kore sorununa döndü. Aklı sıra Kore sorununu çözebileceğine inanıyor. Belki böylelikle Nobel Barış ödülü alabilir. Fakat esas ilginç nokta ise Trump Güney Kore liderini oval fişte ağırlarken ağılarlarken Kuzey Kore hayalleri kurması olmuştur. Lakin unutmama gerekir ki Trump, seçimi kaybetmeseydi ikinci döneminde Kuzey Kore liderini Beyaz Saray’da görme ihtimalimiz çok yüksekti.
Trump, Kuzey Kore hamlesi Moskova, Pekin, Tokyo, Seul, Pyongyang, Vietnam, Yeni Delhi ve Brüksel’den yakından takip ediliyor. Özellikle, Rusya’nın Ukrayna savaşında silah arkadaşı olan Kuzey Kore’nin ABD ile flörtüne çok sıcak bakmayacağı da açık…
