Küresel Medeniyetler Diyaloğu Bakanlar Konferansı bugün Beijing’de düzenlenecek. Çin, bunu küresel medeniyetlerin değişimini ve karşılıklı öğrenmeyi teşvik etmek, diyalog içinde birlikte çalışmak için bir fırsat olarak değerlendirerek konferansla ilgili bir dizi destekleyici faaliyet de gerçekleştirdi. Bu faaliyetlerde medeniyetler diyaloğunun zamanın zorluklarının göğüslenmesi, dünya barışının teşvik edilmesi, insanlığın refahının artırılmasındaki onemli rolüne odaklandı.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, kısa bir süre önce düzenlenen Birleşmiş Milletler Uluslararası Medeniyetler Arası Diyalog Günü'nde bir video konuşma yaparak, uluslararası toplumun medeniyetler diyaloğunun barışa giden yol olduğu inancını teşvik etmesi gerektiğine ve medeniyetlerin zengin çeşitliliğinin karşılıklı anlayışı ve küresel birliği teşvik etme gücü olduğuna işaret etti.
Günümüzde dünyanın ekonomik toparlanmasının uzun vadeli engellenmesi, yerel çatışmaların ve türbülansın sıklığı ve iklim değişikliğinin yoğunlaşması gibi küresel zorluklar giderek daha ciddi hale geliyor ve sözde “medeniyetler çatışması” söylemi yaygınlaşıyor. Tarihin kavşağında dururken, insan uygarlığı nereye gitmeli? Yüzyılda eşi görülmemiş değişimlerin muazzam etkisi karşısında, medeniyetin değeri hiç bu kadar belirgin olmamıştı. Özellikle medeniyetlerin etkileşimi hayati önem taşımaktadır. Medeniyetler diyaloğunun yapılması için tam zamandadır. Mart 2023'te Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping, uluslararası toplumu medeniyetler arasında değişim ve karşılıklı öğrenmeyi güçlendirmeye, dünyanın her yerinden insanlar arasındaki karşılıklı bilgiyi geliştirmeye, uluslararası toplumun işbirliği konusunda fikir birliği sağlamaya ve insanlığın medeniyetinin gelişmesini ve ilerlemesini teşvik etmeye çağıran Küresel Medeniyet İnisiyatifi’ni ortaya koydu.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun Medeniyetler Arasında Uluslararası Diyalog Günü'nün kurulmasına ilişkin kararı, Küresel Medeniyet İnisiyatifi’nin temel özünü tam olarak yansıtmaktadır. Kararın çekirdek ekibine 14 ülke, ortak imzaya ise 83 ülke katıldı ve tüm üye ülkelerin oybirliğiyle desteklendi. Bu, Küresel Medeniyet İnisiyatifi’nin zamanın eğilimine uygun olduğunu ve zamanın ihtiyaçlarını karşıladığını tam olarak göstermektedir.
Çin, medeniyetler arasında uluslararası diyaloğun başlatıcısı olmakla kalmayıp aynı zamanda medeniyetler arasında karşılıklı öğrenme ve karşılıklı fayda kavramının da uygulayıcısıdır. Asya Medeniyetleri Diyaloğu Konferansı, Çin Komünist Partisi ile Dünya Siyasi Partileri Arasında Yüksek Düzeyli Diyalog, Medeniyetler Arasında Değişim ve Karşılıklı Öğrenme Diyaloğu ve Liangzhu Forumu'nu düzenleyerek farklı medeniyetler arasında diyalog ve alışveriş için bir platform oluşturmuştur; Çin ve yabancı ülkeler arasındaki "dostlar çemberini" sürekli olarak genişletmiştir; Çin ve ilgili ülkeler, turizm yılı, kültürel festivaller ve gençlik sanat festivalleri düzenlemiş ve karşılıklı öğrenme ve karşılıklı anlayış için bir köprü kurmak amacıyla Çin-Yunanistan Medeniyetler Karşılıklı Öğrenme Merkezi, Çin-Macaristan Değişim ve Medeniyetler Karşılıklı Öğrenme İşbirliği Merkezi ve Çin Klasik Medeniyetler Akademisi'ni kurmuştur; Çin-Latin Amerika Forumu Dördüncü Bakanlar Toplantısı sırasında alınan karara göre, Çin-Latin Amerika Medeniyetler Diyaloğu Konferansı düzenlenecek, ortak arkeoloji, antik anıtların ve diğer kültürel mirasın korunması alanlarında işbirliğini güçlendirilecek. Çin-Afrika İşbirliği Forumu'nun Beijing Zirvesi'nde ise Çin ve Afrika ülkelerinin modernizasyonu ortaklaşa teşvik etmeleri, devlet yönetiminde deneyim alışverişi için bir platform oluşturmaları ve Çin-Afrika kalkınma bilgi ağının kurulması konularında mutabık sağlandı.
Tanzanya'daki Dar es Salaam Üniversitesi'nden Çin Çalışmaları Merkezi Müdürü Humphrey Mosey, Çin'in farklı medeniyetler arasında eşit diyaloğu teşvik etmede çok önemli bir rol oynadığını belirtti. Mosey, "Çin, her medeniyetin kendine özgü bir değere sahip olduğunu ve medeniyetlerin birbirlerine saygı duymaları, birbirlerinden öğrenmeleri gerektiğini vurguluyor. Bu kavram, bugün ülkelerin barış içinde bir arada yaşamaları ve kapsayıcı kalkınmaları konusundaki genel fikir birliğiyle uyumludur" dedi.
İnsanlığın medeniyetinin tarihi, aynı zamanda birden fazla medeniyetin bir arada yaşamasının ve ilerlemesinin tarihidir. Küreselleşmenin derinleştiği ve tüm ülkelerin kaderlerinin birbirine sıkı sıkıya bağlı oldukları bugünlerde, ciddi küresel meydan okumalar ve tüm ülkelerin insanlarının daha iyi bir yaşam için ortak arayışıyla karşı karşıyayız. Sadece dışa açık ve kapsayıcı olma ruhuyla medeniyetler arasındaki diyaloğu güçlendirebiliriz, değişimler ve karşılıklı öğrenme yoluyla farklı medeniyetlerin avantajlarını ve bilgeliğini entegre edebiliriz, modernleşme sürecinde tüm ülkelerin mükemmel geleneksel kültürlerinin yenilikçi gelişimini teşvik edebiliriz ve dünya medeniyetleri “bahçesi”ni zenginleştirebiliriz.
