Geçtiğimiz cuma günü Kremlin'den yapılan açıklamada, Rusya ve Ukrayna arasında devam eden barış müzakerelerine ara verildiği belirtildi. Ardından da Cumartesi günü Trump sosyal medya hesabından NATO ülkelerine gönderdiği bir mektuptan bahsederek bir metin paylaştı.
Trump, NATO ülkelerine gönderdiği mektupta bakın ne diyor?
"Tüm NATO ülkeleri aynı şeyi yapmaya karar verip başladığında ve tüm NATO ülkeleri RUSYA'DAN PETROL ALMAYI DURDURDUĞUNDA Rusya'ya büyük yaptırımlar uygulamaya hazırım. Bildiğiniz gibi, NATO'nun KAZANMA taahhüdü %100'den çok daha azdı ve bazılarının Rus petrolü satın alması şok ediciydi! Bu, Rusya üzerindeki müzakere pozisyonunuzu ve pazarlık gücünüzü büyük ölçüde zayıflatıyor. Her neyse, siz hazır olduğunuzda ben de "gitmeye" hazırım, "
Bu TRUMP'IN SAVAŞI değil (Başkan olsaydım asla başlamazdı!), Biden ve Zelenski'nin SAVAŞI. Ben sadece bunu durdurmaya ve binlerce Rus ve Ukraynalının hayatını kurtarmaya yardımcı olmak için buradayım. NATO dediğim gibi yaparsa, SAVAŞ Çabuk bitecek ve tüm o hayatlar kurtulacak! Aksi takdirde, hem benim zamanımı, hem de Amerika Birleşik Devletleri'nin zamanını, enerjisini ve parasını boşa harcıyorsunuz. Bu konuya gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim!
DONALD J. TRUMP, AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ BAŞKANI
************
NATO üyesi olarak Türkiye, 2023 yılından bu yana NATO üyesi olmayan Çin ve Hindistan'ın ardından Rus petrolünün en büyük üçüncü alıcısı konumunda. Rus petrolünü satın alan diğer NATO üyesi ülkeler arasında Macaristan ve Slovakya da bulunuyor.
Özetle, Trump, bu mektupta diyor ki Rusya'ya karşı NATO'nun başarısız olmasının ana nedeni NATO üyelerinin yani Slovakya, Macaristan ve Türkiye'nin Rusya'dan petrol alması. Böylece NATO'nun Rusya’ya karşı başarısızlığının faturasını Türkiye ile Slovakya ve Macaristan'a kesildi.
NATO, bu işten kendisini sıyıracak ama Türkiye ile Macaristan ve Slovakya bu işin sorumluluğunu omuzlarına alacak. Bilhassa, Türkiye’nin burada pozisyonu oldukça önemli. Ne Slovakya ne de Macaristan Türkiye’nin jeopolitik gücüne sahip değil. Türkiye, Avrasya’nın merkezinde jeostratejik bir konumda bulunuyor. Asya ile Avrupa’nın kesişme noktasında ve bütün enerji koridorlarının güvenli limanı. Ancak Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerinin iyi olması; hatta Türkiye ile Rusya’nın arasında bir türlü düşmanlık tohumlarının ekilememesi(!) büyük sorun.
Avrupa’nın gizli planı savaşı Ukrayna’dan Türkiye’ye kaydırmak ve Ukrayna’yı Rusya’nın pençelerinden kurtarırken Türkiye’yi Rusya’nın önüne atmak. Böylece, bir süre Rusya, Türkiye ile uğraşır ve sonuçta bir taş ile iki kuş vurulmuş olur. İki jeopolitik güç ve rakip birbirlerini zayıflatır. Kazanan ABD ve Batı olur.
Trump, bu uyarıyı yaparken kafasında mutlaka Türkiye ile karlı bir pazarlık yapma planı vardı. Trump, Türkiye’ye Rusya karşıtı cephenin en ön saffında yer vermeyi düşünebilir. Nihayetinde Türk boğazları ve Karadeniz’e olan Türkiye’nin hakimiyeti Rusya üzerindeki baskıyı artırmada fayda sağlayacaktır.
Özellikle, son günlerde Avrupa’nın dikkati Polonya’daki İHA meselesine çevrilmişken ve olası bir yeni çatışmanın Polonya üzerinden kurgulanacağı şüpheleri varken birden Trump ,
Türkiye, Macaristan ve Slovakya kartını öne sürmesi düşündürücüdür. Şimdi en çok merak edilen konu bu NATO üyeleri Rusya’dan petrol almaya devam ederlerse ne tür bir sonuçla karşılaşacaklar?
Trump, Türkiye’nin ŞİÖ’deki varlığından mı rahatsız oldu?
Diğer bir soru ise Trump gerçekten kimden rahatsız oldu? Türkiye’den mi yoksa Macaristan ve Slovakya’dan mı? Mektubunda aslında Türkiye’yi mi kastediyordu? Tam da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Çin’deki Şanghay İşbirliği Örgütü zirvesine katılması ve burada Çin ve Rus liderlerle samimi bir görüntü vermesi ve enerji alanında her iki ülkeyle önemli anlaşmalar imzalaması Trump yönetiminin tepkisini çekmiş olmalı !
Ya da son günlerde Gazze meselesinde ve Doha’ya İsrail saldırısında söylemini daha sertleştirirken diplomasi adımlarını daha da artıran Türkiye’ye ayar verme arayışında olan Yahudi lobisinin yeni bir girişimi mi?
Şimdi ne olacak? ABD, kış mevsiminin arifesinde Türkiye’yi Rus petrolünden ve doğalgazından mahrum edecek mi? Trump’ın politikası evvelden beri bellidir: Havuç ve sopa onun en önemli politikasıdır. Beyaz ve siyah. Arada gri tonlar ya da uzlaşma yok. Tek taraflı dayatma üzerine kurulu talepler ve bu taleplerin karşılanması. Bu devam ettiği sürece masada hep bir havuç olacak aksi taktirde masada kalın bir sopa bizleri bekliyor olacak.
Trump, NATO’ya Ukrayna konusunda birlikte hareket etmeyi istiyorlarsa Rusya’dan petrol alan müttefiklerin bu alımı durdurmalarını ön şart olarak masaya koydu. Bu nedenle önümüzdeki günlerde Türkiye’nin başı ağrıyacak gibi gözüküyor
Sonuç olarak Trump’ın NATO ülkelerine gönderdiği mektup başta Türkiye olmak üzere tüm NATO’ya dolaylı bir ültimatomdur.
