1990’ların sonu ve 2000’li yılların başlangıcından itibaren başkent Beijing’de yaşayan genç yazarlar, edebiyat toplulukları ve küçük dergiler çerçevesinde gelişen edebi hareketlilik, Batılılar tarafından “Beijing School”, “Beijing Avant-Garde”, “Urban Ficition” gibi tanımlamalarla karşılaştı. Tam anlamıyla “Yeni Beijing Edebiyatı” şeklinde nitelenemese de yeni kuşak kent edebiyatının bir yansıması olan bu gelişim, kentteki yabancılaşma, hızla değişen modern yaşam, bireyin yalnızlığı, aşk ve evlilik sorunları, özgür düşünce gibi temaların öne çıkması ve belli oranda ironik anlatımıyla dikkat çekiyordu. Beijing’deki 1980 sonrası Yeni Gerçekçilik akımıyla da dirsek temasında bulunan bu yazarlar ve eserleri, başkentin sokak kültüründen orta sınıf yaşamlarına, kente göç edenlerin yaşamlarından bireysel dramlara açılan yelpazede yeni çelişkilere el atıyor, örneğin konut sorununun üzerinde ısrarla duruyor ve etkileyici bir duygusal derinlik içeriyorlardı.

Kırmızı Kedi Yayınevi’nin periyodik olarak her altı ayda bir yayımlayacağı “Kadim Başkentten Yeni Hikâyeler/Yeni Pekin Edebiyatı” ciltlerinin ilkinin kısa süre önce Türk okurlarla buluşmasıyla, çağdaş Çin edebiyatının bu renkli penceresini biraz daha açmış ve içimize Beijing havası çekmiş olduk. Beijing Edebiyat ve Sanat Çevresi (Beijing Wenlian) işbirliğiyle yayımlanan bu antoloji, İnci İnce Erdoğdu, Giray Fidan, Havva Erşahin, Sema Şişman’ın çevirileriyle Feng Jicai, Sun Rui, Tie Ning, Mao Xiaotao ve Qiao Ye’nın öykülerini içeriyor.

Kentli orta sınıftan manzaralar

Kitaptaki Feng Jiaci imzalı ilk bölüm, Beijing yakınlarındaki Tianjin’de 20. yüzyılın ilk çeyreğinde geçen 18 öyküden oluşuyor. 1942 doğumlu Feng, antolojideki en yaşlı yazar. Gülmediğinde bile yüzünde gülümseme ifadesi olan Huan Xi’den, bir zamanlar Sun Yat-sen’in korumalığını yapan ihtiyar adama; sekiz ülkeden yabancı askerlerin Tianjin’i işgal ettiği günlerden, Batılılar gibi favori uzatıp sakal bırakmaya çalışan Çinlilere kadar ilginç portreleri satırlara döken ya da “Sakız” öyküsünde ilginç bir mücevher hırsızlığını anlatan Feng Jiaci, Tianjin güneşinin her zaman doğudan değil, batıdan, bazen de kuzeyden doğabileceğini gösteriyor!

İlk ciltte en çok Sun Rui’nin “Dört Tekerlekli Ev” öyküsünü sevdim. 35 sayfalık bu eser, yazarının Beijing Film Akademisi mezunu olduğu da düşünülürse, modern kent yaşamının zorluklarından söz eden, görsel canlandırmaya da çok uygun bir çalışma. “O dönemde konut fiyatları her yıl artıyordu. Çocuğun ikametgahı için tüm birikimlerini harcadılar –sırf karısı, ‘şehirli’ olmanın daha prestijli olduğuna inandığı için” satırlarıyla da belirginleşen, yeni kentli orta sınıfa yönelik bir eleştiri söz konusu. “Ekstra para harcamadan, Huilongguan’daki evin kirasıyla ancak Dongcheng’da 60 metrekarelik eski ve bakımsız bir daire kiralanabiliyordu. Oturma odası o kadar küçüktü ki içinde hareket etmek bile zordu. Evdeki 75 inçlik televizyonu oraya koymak mümkün değildi. Oysa Mile ve karısı hafta sonları evde film izlemeyi severdi” mesajı, bir Beijing gerçeği olarak beliriyor Sun Rui’nin satırlarında.

Hayat bazen cömert davranır

Halen Çin Yazarlar Birliği’nin başkanlığını yapan ünlü kadın yazar Tie Ning, “İnsanlar değişmesi. Değişen dünyaydı” diyor “Haberci” başlıklı öyküsünde. Öğrencilik yıllarında yakın arkadaş olan ve yaklaşık 30 yıl boyunca birbirlerini hiç görmeyen iki kadının, geçmişle ve aşkla yüzleşmesi ekseninde gelişen öykü, “Bu düşünceler onun gururunu okşuyordu. Özellikle ‘sahip olmak’ kelimesini seviyordu.’Sahip olmak’ güçlü ve ihtişamlıydı. O sadece bir ev ve avluya sahip değildi, aynı zamanda genç ve güzel bir eşe de sahipti. Hayat ona cömert davranmıştı” satırlarıyla özetlenebilir.

Ma Xiaotao’nun “İlkbahar Gerçekten de Kısaymış” ve Qiao Ye’nın “Mingyue ve Meihua” öyküleriyle devam eden bu zengin seçki, modern Çin edebiyatının farklı kuşaklardan gelen ama aynı edebiyat eğilimini temsil eden yazarların sade, dingin ve derin üsluplarıyla dikkat çeken bir çalışma. Sıradan insanların günlük yaşamlarındaki maddi ve manevi arayışları üzerine Çin öyküleri okumak istiyorsanız, “Kadim Başkentten Yeni Hikâyeler”, doğru adres. Çin hızla değişiyor, Çin edebiyatı da aynı hızla ayak uyduruyor.