Donald Trump’ın başlattığı vergi savaşına Çin’in aynı sertlikte karşılık vermesi ve Çinli yetkililerin “ABD’yle her türlü savaşa hazırız” açıklamasıyla dünyanın gözü kulağı Çin-ABD ilişkilerine çevrilirken, tarihten bir ses de tekrar yankılanmaya başladı:

“Amerikan emperyalizmi kâğıttan kaplandır.”

Mao Zedong’un ünlü sözü yıllar sonra bir kez daha Çin’in ve dünyanın gündeminde.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, 11 Nisan’da yazdığı X mesajında “Çin asla blöf yapmaz!” dedi ve Mao Zedong’un 1964’teki bir konuşmasından alıntı paylaştı:

“Amerika Birleşik Devletleri bazı ülkeleri korkutarak bizimle ticaret yapmaktan alıkoymaktadır. Ancak Amerika, gerçekte yalnızca bir kâğıttan kaplandır. Blöflerine itibar etmeyin; hafif bir müdahaleyle dağılacaktır.”

Sözcünün, ABD’nin bundan 61 yıl öncesinde de Çin’le ticaret savaşına girdiğine dikkat çekmesi, blöften söz etmesi ve Mao Zedong’un ABD’yi kâğıttan kaplana benzettiğini anımsatması, bir kararlılığın ve hazırlıklı olmanın ifadesi hiç kuşku yok ki.

Anna L. Strong’la görüşme

Kaplan Çin kültüründe vahşi hayvanların kralı kabul edilir, korkutucudur ve cesaretin simgesidir, burçlar kuşağının üçüncü sırasında yer alır. Kâğıttan kaplan ise çocuk oyuncağıdır, korkutucu değildir, hafif bir müdahaleyle kolayca yırtılır gider.

Mao’nun kâğıttan kaplan benzetmesini ilk kez 1946’nın Ağustos ayında, yani devrimden üç yıl önce kızıl üs bölgesi Yenan’da Amerikalı sosyalist gazeteci Anna L. Strong’la görüşmesinde kullandığı biliniyor. Strong’un ABD’nin atom bombası kullanmasına nasıl baktığını sorması üzerine Mao şu yanıtı veriyor:

“Atom bombası, ABD gericilerinin insanları korkutmak için kullandığı bir kâğıttan kaplandır. Korkutucu görünür ama değildir. Elbette atom bombası bir toplu katliam silahıdır ama savaşın sonucunu belirleyen bir veya iki yeni silah değil, insanlardır. Bütün gericiler kâğıttan kaplanlardır. Korkutucu görünebilirler, ancak gerçekte korkutucu bir güçleri yoktur. Uzun vadeli bir bakış açısından, gerçekten güçlü olan gericiler değil, halklardır.”

Güçlü ve korkutucu gibi görünen bir tehdidin alt edilebileceğini ifade eden ve İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki Soğuk Savaş döneminde Çin’in anti-emperyalist ve bağımsızlıkçı duruşunun sembol sloganlarından biri haline gelen bu stratejik tanımlama güçlü bir etki yapar ve tüm dünyaya yayılır.

Jacobo Arbenz Guzman’la görüşme

Mao benzetmeyi uluslararası kamuoyunda yankı yaratacak biçimde ikinci kez 14 Temmuz 1956’da Guatemala’nın eski devlet başkanı Jacobo Arbenz Guzman’la görüşmesinde dile getirir. Hayatı roman ve filmlere konu olması gereken, 1954’te CIA darbesiyle görevden uzaklaştırılan Guzman’a bütün ülkelerin ABD’den nefret ettiğini anlatan Mao, sözlerine “Birleşik Amerika başka ülkelere saldırıda bulunmak için her yerde komünizm düşmanlığı bayrağını kaldırıyor. Birleşik Amerika’nın herkese borcu var. Sadece Latin Amerika, Asya ve Afrika ülkelerine değil, aynı zamanda Avrupa ve Okyanusya ülkelerine de borçludur. İngiltere de dahil olmak üzere bütün dünya Birleşik Amerika’dan nefret ediyor” diyerek devam eder, o tarihi cümleyi şöyle kurar:

“ABD emperyalizmi şimdi oldukça güçlüdür fakat aslında güçlü değildir. Halk kitlelerinden kopuk olduğu ve Amerikan halkı da dahil olmak üzere herkesin nefretini kazandığı için siyasi bakımdan çok zayıftır. Çok güçlü görünmesine rağmen aslında hiç de korkulacak bir şey değildir, sadece kâğıttan bir kaplandır. Dıştan bakıldığında kaplan gibi görünür fakat kâğıttan yapılmıştır ve ne yağmura ne de rüzgâra dayanabilir. Ben, Birleşik Amerika’nın kâğıttan bir kaplandan başka bir şey olmadığına inanıyorum. Ancak emperyalizm ortadan kaldırıldıktan sonra barış olabilir. Kâğıttan kaplanların yok edileceği gün gelecektir. Fakat onlar kendi istekleriyle yok olup gitmeyeceklerdir; rüzgâr ve yağmur tarafından parçalanmaları gerekecektir. ABD emperyalizminin kâğıttan kaplan olduğunu stratejik açıdan söylüyoruz. Bir bütün olarak ele aldığımızda onu küçümsemeliyiz.”

Trump’ın aklından çıkarmaması gereken şey, Çin’in dün de bugün de blöf yapmadığı olmalıdır.