Okay Deprem
Rusya ve Ukrayna arasında süren savaşın etkileri her geçen gün farklı bir boyuta taşınıyor. Rusya'nın ilerleyişi ve kontrol ettiği alan büyüdükçe, Ukrayna'nın Rusya tarafına saldırıları da kontrolsüzlükle suçlanıyor.
Kritik saldırı Nükleer terör eylemi mi?
Son olarak 23 Eylül'de Ukrayna'nın roketlerle ve insansız hava araçlarıyla (İHA) Rusya Atom Enerjisi Kurumu’na (RosAtom) bağlı olarak faaliyet gösteren “Zaporojye Nükleer Güç Santrali”ne (ZNGS) dönük saldırısı tepki çekmişti. Saldırı sonrasında çıkan yangın, santrale elektik sağlayan son hat niteliğinde olan “Dneprovskaya Yüksek Gerilim Hattı”na zarar vererek hattı devre dışı bıraktı. Santralin ilgili birimi olan “Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu” (IAEA) çalışanları zorunlu şekilde tahliye edilmişti. Santralin çalışması ciddi şekilde aksarken, olağanüstü güvenlik gerekliliğinden dolayı güç reaktörlerinin faaliyeti de minimum seviyeye indirildi. Santralin kritik altyapısını vuran bu saldırı “Nükleer terör eylemi” olarak görüldü.
"Çevre soykırımı"
Ukrayna Ordusu’nun nükleer santrallere yönelik bu saldırılarına en şiddetli tepkilerden biri Rusya’nın “Yeşiller Partisi”nin Kırım Cumhuriyeti temsilcisi Sergey Ageyev'den geldi.
Yeşiller Partisi'nin Kırımlı siyasetçisi Ageyev, santralin dış güç kaynağının kesintiye uğramasının "istikrarına ve güvenliğine doğrudan bir darbe" olduğunu vurgularken, IAEA’yı (Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu) Ukrayna tarafının ağır silahlı saldırılarını “çevre soykırımı eylemleri” olarak tanımaya çağırdı.
Ageyev Rus Haber Ajansı TASS'a yaptığı açıklamada, nükleer santrale giden son yüksek gerilim hattı niteliğindeki "Dniprovskaya" hattının, Ukrayna birliklerinin açtığı ateş sonucu devre dışı kalmasını hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: "Bu, uluslararası bir suç teşkil eden bir ekolojik soykırım eylemidir, IAEA, olayların gerçek sorumlularını duyurmak, saldırıları belgelemek ve de Kiev Rejimi’nin nükleer enerji güvenliğine ve genel olarak insanlığın güvenliğine karşı işlediği suçlar hakkında kamuoyuna sürekli ve objektif raporlar sunmakla yükümlüdür.”
"Çok geniş bir alana yayılabilir"
Ageyev "Zaporojye Nükleer Güç Santrali’nin çalışmasının yedek dizel jeneratörlerle sağlanmaya gayret edilmesi, kesintisiz yakıt tedarikine bağlı ve ekipmanların düzgün çalışabilmesi için geçici bir önlemdir. Herhangi bir saldırı; teknik arıza veya tedarikte gecikme, reaktörlerin soğutulma süreçlerinde kayıplara neden olabilir. En önemlisi de çok geniş bir alana yayılıp su, hava ve toprağın kirlenmesine sebebiyet verebilir. Böyle bir durum olursa milyonlarca insan için bir tehdit oluşabilir…"
"Kiev felaketi kışkırtıyor"
Zaporojye Eyaleti Valisi Yevgeni Balitski de, “Ukrayna'nın, IAEA tarafından formüle edilen temel nükleer güvenlik ilkelerini açıkça ihlal ettiğini ve milyonlarca insanın hayatını riske attığını” kaydederken, bu hareketleri “Kiev rejiminin büyük ölçekli, insan kaynaklı bir felaketi kışkırtmaya dönük kasıtlı girişimleri” olarak nitelendirdi.
Şu an için ZNGS'nin teknolojik sistemlerinin güvenli, radyasyon seviyelerinin de normal olduğunu belirten Balitski, saldırının verdiği zararların ortadan kalkması için çalışmalarını hızla devam ettiğini bildirdi.
"Eylemsizlik nükleer teröristleri cesaretlendiriyor"
IAEA yönetimini “şaşırtıcı bir pasiflik sergilemekle de suçlayan deneyimli politikacı, kurumun her şeye rağmen Kiev'in zaten sistematik hale gelen eylemlerine ilişkin ilkeli bir değerlendirme yapmayı reddetmesine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Bu alanda uluslar arası düzenleyici kurumun eylemsizliği nükleer teröristleri cesaretlendiriyor ve ajansın da otoritesini zayıflatıyor. Rusya Federasyonu ise dünya çapında nükleer güvenliği ve emniyeti sağlamaya devam ediyor…”
