Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Johannesburg’daki G20 Liderler Zirvesi sırasında gazetecilere yaptığı değerlendirmede, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın ancak Ukrayna’nın koşulsuz onayı ve Avrupa ülkelerinin ortak iradesiyle sonlandırılabileceğini söyledi.
Zirvenin ilk oturumunda yapılan müzakerelerin verimli geçtiğini belirten Merz, buna paralel olarak AB, Kanada, Japonya ve Avrupa ülkelerinin temsilcileriyle çok sayıda yan toplantı gerçekleştirdiklerini ifade etti. Görüşmelerin ana gündeminin, Ukrayna’daki savaşın nasıl sona erdirilebileceği olduğunu aktardı.
Merz, E3 ülkelerinin (Almanya, Fransa, İngiltere) yanı sıra AB temsilcilerinin de diplomatik temaslarını yoğunlaştırdığını, dış politika danışmanlarının Cenevre’de yürütülecek görüşmelere hazırlandığını söyledi. Yarın ABD hükümeti ile Ukraynalı yetkililerin Cenevre’de masaya oturacağını da duyurdu.
“Bu savaş, sadece Ukrayna ve Avrupa’nın onayıyla bitirilebilir”
Savaşın büyük güçler tarafından tek taraflı sonlandırılabilecek bir süreç olmadığını belirten Merz, şunları dile getirdi:
“Bir ülkenin kaderi, onun rızası olmadan belirlenemez. Bu savaşın sona ermesi, Ukrayna’nın koşulsuz onayıyla mümkündür. Çünkü bu, tüm Avrupa’yı ilgilendiren bir savaş.”
Ukrayna’nın olası bir yenilgi yaşaması durumunda bunun Avrupa’nın siyasi güvenliğini derinden sarsacağını söyleyen Merz, kıtanın geleceğinin savaşın sonucuna bağlı olduğunu vurguladı.
“Barış için fırsat var ama ortak bir sonuçtan uzağız”
ABD Başkanı Donald Trump ile dün akşam telefon görüşmesi yaptığını açıklayan Merz, görüşmede Trump’a Budapeşte Memorandumu’nun hatırlatıldığını söyledi. Merz, Ukrayna’nın nükleer cephaneliğinden vazgeçmesi karşılığında Rusya’nın toprak bütünlüğü güvencesi verdiğini, ancak Moskova’nın bu taahhüdü ihlal ettiğini belirtti.
Bu nedenle Ukrayna için yeni ve güvenilir güvenlik garantilerine ihtiyaç olduğunu söyleyen Merz, Avrupa’nın bu süreçte sorumluluk almaya hazır olduğunu ifade etti.
Son olarak barış olasılığının tamamen ortadan kalkmadığını belirten Merz, şöyle konuştu:
“Şu anda savaşı bitirmek için bir fırsat görüyorum. Ancak tüm tarafların kabul edeceği iyi bir sonuca ulaşmak için hâlâ çok yolumuz var.”
