Venezuela hükümeti, ABD'nin son yıllarda yürüttüğü sahte bayrak operasyonlarına karşı uyarılarını sıklaştırdı. Sahte bayrak eylemleri, görünüşte başka bir tarafça gerçekleştirilmiş gibi gösterilen, fakat gerçekte örtülü biçimde düzenlenen operasyonlar olarak tanımlanıyor. Bu taktikler genellikle askeri müdahalelere zemin hazırlamak, kamuoyunu etkilemek ve dış müdahaleleri meşrulaştırmak amacıyla uygulanıyor.
DEA bağlantılı planlar ve ABD’nin Venezuela’yı köşeye sıkıştırma girişimi
Venezuela İçişleri Bakanı Diosdado Cabello, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada ABD Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi (DEA) bağlantılı uyuşturucu kaçakçısı Levi Enrique López’in, Venezuela’ya ait bir gemiye uyuşturucu yerleştirme planını ifşa etti. Cabello, bunun Venezuela’yı suçlamak amacıyla hazırlanan yeni bir sahte bayrak operasyonu olduğunu belirtti.
Bu taktiklerin amacı, Venezuela’yı uyuşturucu ticaretiyle ilişkilendirerek bölgesel ve uluslararası baskıyı artırmak. Cabello açıklamasında, “Karayipli balıkçılar ABD yargısı tarafından idam cezasıyla tehdit ediliyor” sözleriyle Washington’un sert uygulamalarına dikkat çekti.
Geçmişten bugüne: Sahte bayrak stratejilerinin tarihi
Bu tür operasyonlar tarih boyunca birçok ülkede uygulandı. 1962’de Northwoods Planı, 1964’teki Tonkin Körfezi senaryosu ve 1973’te Şili’deki Z Planı gibi örnekler, ABD’nin dış politikada bu yöntemi sıkça devreye soktuğunu gösteriyor. Aynı şekilde 2003 Irak işgali, “kitle imha silahları” iddiasıyla meşrulaştırılmış ancak hiçbir zaman bu silahlar bulunamamıştı.
İsrail’in 1979-1983 arasında Lübnan ve Filistin topraklarında sivil hedeflere yönelik gerçekleştirdiği saldırılar da aynı stratejinin parçası olarak değerlendirilmişti.
Guyana sınırında yeni bir gerilim hattı mı kuruluyor?
Venezuela Halk Savunma Bakanlığı’nın 9 Eylül 2025 tarihli açıklamasına göre, ABD destekli güçler Essequibo bölgesindeki sınır hattında bir provokasyon zemini oluşturuyor. Guyana kaynaklı iddialarda Venezuela’nın saldırı düzenlediği öne sürülse de, bu iddialar Caracas yönetimi tarafından yalanlandı ve “uluslararası hukuku ihlal eden bir dezenformasyon kampanyası” olarak nitelendirildi.
Misión Verdad’a göre, Donald Trump’ın yeniden başkanlık koltuğuna oturmasının ardından Guyana, Venezuela’ya karşı sahte bayrak operasyonları için üs haline getirildi.
Venezuela: Asıl hedef Komünal Devlet ve petrol kaynakları
Venezuela’ya karşı yürütülen bu çok katmanlı bilgi operasyonlarının asıl hedefinin, ülkenin Komünal Devlet modelini çökertmek ve Venezuela petrolüne erişimi olanaklı kılacak yeni bir hükümet kurdurmak olduğu ifade ediliyor.
FANB (Bolivarcı Silahlı Kuvvetler), yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
“Barışçıl geleneğimize sadık kalmakla birlikte, egemenliğimizi ve toprak bütünlüğümüzü savunma kararlılığımız tamdır.”
