Pakistan'ın resmi haber ajansı Associated Press of Pakistan'a (APP) göre, Şerif, resmi ziyaret kapsamında başkent İslamabad'da bulunan İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi'yi kabul etti.
Irakçi ile yaptığı görüşmenin ardından basına konuşan Şerif, Cammu Keşmir'deki terör saldırısını takip eden süreçte Hindistan'ın takındığı "kışkırtıcı" tutumun, Güney Asya bölgesinde gerilimi artırdığını ve istikrarı bozduğunu söyledi.
Şerif, delil sunulmadan ülkesinin saldırıyla ilişkilendirilmesine kesin dille karşı çıkarak saldırının araştırılması için uluslararası, şeffaf ve tarafsız bir soruşturma yürütülmesi yönündeki tekliflerini yineledi.
Yeni Delhi hükümetinin İndus Suları Anlaşması'nı kendilerine karşı "koz olarak kullanmasının" kabul edilemez olduğunu ifade eden Şerif, Hindistan'ın bu yaklaşımının, halkı için "kırmızı çizgi" olduğunu vurguladı.
Şerif-Guterres telefon görüşmesi
Pakistan Başbakanlık Ofisinden yapılan açıklamaya göre, Şerif, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yaptığı telefon görüşmesinde, Güney Asya'daki mevcut güvenlik durumunu ve son gelişmeleri ele aldı.
BM'nin gerginliğin azaltılmasına yönelik süregelen çabalarını takdirle karşıladıklarını aktaran Şerif, saldırıya ilişkin bağımsız, şeffaf ve güvenilir inceleme yürütülmesi yönündeki tekliflerini Guterres'e tekrardan iletti.
Başbakan Şerif, Pakistan'ın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü savunma konusundaki kararlılıklarına da vurgu yaptı.
Pahalgam'daki terör saldırısı
Hindistan'ın idaresindeki Cammu Keşmir'in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan'da turistlere ateş açması sonucu 26 kişi hayatını kaybetmiş, çok sayıda kişi yaralanmıştı.
Saldırıyı düzenleyenlerin "Pakistan'dan geldiği" suçlamasında bulunan Hindistan, "İndus Suları Anlaşması"nı askıya almış, Yeni Delhi'de görevli Pakistanlı müsteşarların ülkeyi terk etmesini istemiş ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alındığını, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edildiğini duyurmuştu.
Pakistan, suçlamaları reddederek Hindistan'ın İslamabad'daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, "İndus Suları Anlaşması"nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri "savaş nedeni" sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı.