ABD’li pedofil fuhuş ağı yöneticisi Jeffrey Epstein ile İsrail’in eski başbakanı ve savunma bakanı Ehud Barak arasındaki ilişkiyi gösteren 2013‑2016 tarihli e‑postalar yeni sızdırılan arşivlerle gün yüzüne çıktı. İkilinin ilişkisinin Barak’ın daha önce bahsettiği “tek iş ortaklığı” iddiasının ötesinde olduğu, birçok gizli iş anlaşması ve finansal temasla derinleştiği belgelere yansıdı.
The Cradle Türkiye'nin haberine göre Epstein ile Barak’ın yazışmaları, sadece profesyonel iş ilişkilerinden ziyade kişisel yakınlık ve danışmanlık ilişkisini de ortaya koyuyor. Söz konusu e‑postalara göre Barak, Epstein’den drone ve biyoteknoloji girişimlerinden petrol‑gaz anlaşmalarına, yatırım ve iletişim ağlarına kadar geniş bir yelpazede danışmanlık ve yönlendirme talep etti.
Belgeler, Barak’ın gazetelere yazdığı makaleler için Epstein’dan öneri aldığını ve otobiyografisini yazarken New York’taki Epstein’ın ayarladığı daireyi kullandığını gösteriyor. E‑postalar, Barak’ın 2013 sonrası dönemde borsa‑finans, yatırım ve özel girişimler için Epstein ile düzenli temas kurduğunu ortaya koyuyor.
Bir yazışmada Epstein, Barak’a mali danışmanlık teklifinde bulunarak yüz milyonlarca dolar kazanma potansiyeline vurgu yaptı ve finansal anlaşma şartlarını yeniden müzakere etmeye çalıştı. Barak’ın Light & Strong adlı İHA şirketiyle ilgili yatırım değerlendirmesi için de görüş aldığı yazışmalar arasında yer alıyor.
Epstein’ın Manhattan’daki lüks dairesi, Barak ve diğer ünlü isimler arasında toplantı ve bağlantı alanı olarak kullanıldı. Bunlar arasında Bill & Melinda Gates Vakfı’ndan isimler ve uluslararası girişimcilerle yapılan temaslar da bulunuyor. Yazışmalar, Epstein’ın Barak’ı siyaset, iş dünyası ve akademi çevresinden üst düzey bağlantılarla tanıştırma girişimlerini de içeriyor.
Arşivdeki yazışmalardan biri, Barak’ın eşi Nili Priel ile birlikte Epstein’ın Karayipler’deki özel adasını ziyaret planını içeriyor. E‑postalara göre Barak, Epstein’ın adasında konakladığı ve bu deneyimi olumlu şekilde ifade ettiği mesajlar da paylaştı.
Epstein’ın 2019’da tutuklanmasından sonra Barak, ilişkilerini “tüm bağları önceden kestiğini” savunsa da sızdırılan yazışmalar bu iddianın kapsamını tartışmalı hâle getiriyor.
