Çin’in uzay araştırmaları ve ticari uzay taşımacılığı alanında yükselen özel şirketlerinden Space Pioneer, geliştirdiği Tienlong-3 (Gök Ejderhası-3) adlı roketin ilk ateşleme testini başarıyla tamamladığını duyurdu. Roketin ilk aşaması, dünyaya kendi başına iniş yapabilecek şekilde tasarlandı ve kısmen yeniden kullanılabilir özellikte olmasıyla dikkat çekti.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, ateşleme testi bu hafta başında Çin’in kuzeyindeki Şandong eyaleti açıklarında kurulan deniz platformunda gerçekleştirildi. Testte, şirketin kendi üretimi olan sıvı oksijen ve kerosen yakıtla çalışan Tienhuo-12 (Gök Ateşi-12) motorlarının 9'u aynı anda ateşlenerek yaklaşık 1000 tonluk itiş gücü elde edildi.
10 kez kullanılabilecek sistem: Maliyetleri düşürecek
Tienlong-3’ün yeniden kullanılabilir ilk aşamasının 10 fırlatışa kadar kullanılması hedefleniyor. Bu teknoloji, yalnızca fırlatma maliyetlerini azaltmakla kalmayıp, Çin’in uzay rekabetindeki teknik yeteneklerini de güçlendiriyor. Space Pioneer, söz konusu roketi ticari uzay taşımacılığı görevlerinde kullanmayı planlıyor ve yılda 30 fırlatma gerçekleştirmeyi hedefliyor.
Çin’in özel sektör odaklı uzay politikası güç kazanıyor
Pekin yönetimi, son yıllarda uzay alanında özel sektörün gelişimini destekleyerek bu alandaki küresel rekabette söz sahibi olmayı hedefliyor. ABD merkezli SpaceX’in elde ettiği başarıların ardından, Çin de benzer teknolojileri yerli şirketler üzerinden geliştirme sürecine hız verdi.
Space Pioneer dışında;
-
LandSpace, Cuçüe-3 (ZQ-3)
-
Çin Uzay Havacılık Bilimi ve Teknolojisi Şirketi, Long March-12A
-
Galactic Energy, Ceres-1
-
i-Space, SQX-1Y1
-
Orienspace, Gravity-1
gibi şirketler de yeniden kullanılabilir roketler üzerinde aktif olarak çalışıyor.
Çin’in uzay teknolojilerinde bağımsızlığı güçleniyor
Tienlong-3 gibi projeler, Çin’in yalnızca kamu kaynaklı uzay ajanslarına değil, aynı zamanda yerli özel sektör teknolojilerine de dayanan çok yönlü bir strateji izlediğini gösteriyor. Bu strateji, uzaydaki egemenlik haklarını koruma, teknoloji ihracatında rekabet avantajı elde etme ve Batılı şirketlere bağımlılığı azaltma hedeflerini de içinde barındırıyor.




