Xi, BM İklim Zirvesi 2025'te bir video konuşması yaptı.
Bu yılın Paris Anlaşması'nın 10. yıl dönümü olduğunu ve tüm tarafların yeni Ulusal Katkı Beyanlarını (NDC) sunmasının beklendiğini belirten Xi, küresel iklim yönetişimi iş birliğini ileriye taşımak için güveni güçlendirmenin, sorumluluk almanın ve iş birliğini artırmanın zorunlu olduğunu söyledi.
Xi, Çin'in yeni Ulusal Katkı Beyanı'ndaki bazı temel hedefleri vurguladı.
Xi, Çin'in ekonomi genelindeki net sera gazı emisyonlarını zirve seviyelerinden yüzde 7 ila yüzde 10 oranında azaltacağını ve fosil yakıt dışı enerji tüketimini toplam enerji tüketiminin yüzde 30'unun üzerine çıkaracağını söyledi.
Çin'in Ulusal Karbon Emisyon Ticareti Piyasasını, büyük yüksek emisyonlu sektörleri kapsayacak şekilde genişleteceğini ve esasen iklime uyumlu bir toplum kuracağını söyledi.
Xi, Çin'in hedeflere ulaşma konusundaki kararlılığını ve güvenini vurguladı. Bu hedeflerin, Paris Anlaşması'nın gerekliliklerine dayalı olarak Çin'in en iyi çabalarını temsil ettiğini söyledi. Bu hedeflere ulaşmak için hem Çin'in kendi özverili çabaları hem de destekleyici ve açık bir uluslararası ortam gerektiğini belirtti.
Xi bu konuda üç noktayı paylaştı.
Öncelikle güvenin güçlendirilmesi çağrısında bulundu. Yeşil ve düşük karbonlu dönüşüm, zamanın trendi. Bazı ülkeler bu trende karşı çıksa da Xi, uluslararası toplumun doğru yolda emin adımlarla ilerlemesi, yeni Ulusal Katkı Beyanı'yla ilerlemesi ve küresel iklim yönetimi iş birliğine daha fazla pozitif enerji katması gerektiğini söyledi.
İkinci olarak, Xi sorumluluk alınması çağrısında bulundu. Ülkelerin küresel yeşil dönüşümü adalet ve eşitliği gözeterek ilerletmeleri ve gelişmekte olan ülkelerin kalkınma haklarına tam saygı göstermeleri gerektiğini söyledi. Ülkelerin ortak ancak farklılaştırılmış sorumluluklar ilkesine saygı göstermeleri gerektiğini belirten Xi, gelişmiş ülkeleri emisyon azaltımında öncülük ederek ve gelişmekte olan ülkelere daha fazla finansal ve teknik destek sağlayarak yükümlülüklerini yerine getirmeye çağırdı.
Üçüncüsü, uluslararası iş birliğinin derinleştirilmesi gerektiğini söyledi. Ülkelerin, yeşil üretim kapasitesindeki açığı kapatmak ve kaliteli yeşil ürünlerin küresel çapta serbest dolaşımını sağlamak için yeşil teknolojiler ve endüstrilerdeki koordinasyonu güçlendirmeleri gerektiğini, böylece yeşil kalkınmanın faydalarının dünyanın her köşesine ulaşabileceğini sözlerine ekledi.




