Son dönemde Türkiye ve yakın coğrafyasında peş peşe yaşanan gelişmeler, “tesadüf mü, yoksa bağlantılı bir süreç mi?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı. Bu ay içinde Karadeniz üzerinden Türk hava sahasına giren üç insansız hava aracı, Karadeniz’de ticaret gemilerine yönelik saldırılar ve son olarak Libya Genelkurmay Başkanı’nın da içinde bulunduğu jetin Ankara–Haymana’da düşmesi, kamuoyunda ciddi soru işaretleri yarattı. Tüm bu gelişmeler bir zincirin parçaları mı, yoksa birbirinden kopuk olaylar mı? Öte yandan Suriye’de tablo giderek daha karmaşık bir hâl alıyor. Şam yönetimi ile SDG arasında 10 Mart’ta imzalanan mutabakatta sona gelindiği, SDG’nin bazı taleplerde ısrarcı olması nedeniyle anlaşma sağlanamadığı açıklandı.Bu süreç nereye evriliyor? Şam–SDG hattında yeni bir gerilim riski var mı? Geçtiğimiz hafta bir camiye yönelik terör saldırısının yaşanması ve saldırının “ülkeyi istikrarsızlaştırma girişimi” olarak tanımlanması, Suriye’deki güvenlik dengelerine ilişkin soru işaretlerini daha da artırdı. Bölgedeki bir diğer kritik başlık ise İsrail’in Somaliland’ı ülke olarak tanıyan ilk devlet olması. Bu adım bölgede ve Türkiye’de geniş yankı uyandırırken, Ankara’dan hükümet düzeyinde art arda tepkiler geldi. İsrail neden şimdi böyle bir hamle yaptı? Bu kararın arkasında hangi jeopolitik çıkarlar ve planlar bulunuyor? Ayrıca İsrail, Yunanistan ve GKRY liderlerinin Kudüs’te bir araya gelmesi, Doğu Akdeniz denkleminde yeni mesajlar verdi. Özellikle Netanyahu’nun Türkiye’ye yönelik açıklamaları nasıl okunmalı? Tüm bu başlıkları, Gazeteci İsmet Özçelik CGTN Türk ekranlarında değerlendirdi…