ABD Başkanı Donald Trump’ın emriyle Pasifik Okyanusu’nda gerçekleştirilen “uyuşturucuyla mücadele” operasyonları, uluslararası kamuoyunda tepki topladı. Resmî açıklamalara göre, son saldırıda iki kişi öldü; ancak son haftalarda düzenlenen benzer operasyonlarda ölü sayısının 30’u geçtiği bildiriliyor.
ABD Savaş Bakanı Peter Hegseth, 21 Ekim’de düzenlenen ölümcül saldırının Trump’ın talimatıyla gerçekleştirildiğini doğruladı. Hegseth, hedef alınan gemidekileri “narko-teröristler” olarak nitelendirdi, ancak ölen kişilerin kimlikleri, taşıdıkları madde ya da örgüt bağlantılarına dair herhangi bir delil sunmadı.
Bu saldırı, Washington yönetiminin Karayipler’de başlattığı askeri operasyonların Pasifik Okyanusu’na genişletildiğini gösteren ilk örnek oldu. New York Times ve CBS’e göre, son saldırı Kolombiya açıklarında gerçekleştirildi. Olayın, Kolombiya ve ABD arasında diplomatik gerginliğin tırmandığı bir döneme denk gelmesi dikkat çekti.
İnsan hakları örgütleri ise, operasyonları “uluslararası hukuku ihlal eden yargısız infazlar” olarak nitelendirdi. Daha önceki bir benzer olayda, Ekvador adalet sistemi, hedef alınan kişilerin uyuşturucu bağlantısına dair hiçbir kanıt bulunamadığını açıklamıştı.
Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, ABD’nin bu eylemlerini “cinayet” olarak tanımladı ve Washington’un ülkesinin egemenliğini ihlal ettiğini söyledi. Buna karşılık Trump, Petro’yu “uyuşturucu kaçakçılığı lideri” olmakla suçlayarak Kolombiya’ya yapılan mali yardımları askıya aldığını duyurdu.
Venezuela hükümeti ise ABD’nin askeri faaliyetlerinin bölgenin istikrarını tehdit ettiğini belirterek, bu operasyonların “Latin Amerika’nın doğal kaynaklarına el koyma girişimi” olduğunu savundu.
