Dün Columbia Bölgesi Temyiz Mahkemesinden üç yargıç, TikTok ve tanınmış içerik üreticilerinin savunmalarını dinledi. TikTok avukatları, uygulamanın kapatılmasının veya zorunlu satışının Amerikan kullanıcılarının ifade özgürlüğünü tehdit edeceğini savundu. ByteDance, ABD hükümetinin bu kararlara dayanarak TikTok’u haksız bir şekilde hedef aldığını ve gerçek bir tehdit olmadığını belirtti. TikTok, kullanıcı verilerini ABD merkezli Oracle sunucularında sakladığını ve bu verilerin Çin hükümetiyle paylaşılmadığını vurguladı.
TikTok, yıllardır ABD’de yasaklanma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasına rağmen, Çinli sahibi ByteDance’in güçlü savunmasıyla bu süreci atlatmayı başardı. Üstelik şirketin artık Çin’e değil Singapur’a ait olduğu yinelendi. Ancak, Nisan ayında Kongre tarafından onaylanan ve TikTok’un ya kapanmasını ya da Çinli olmayan bir şirkete satılmasını öngören yasa, platformun geleceğini bir kez daha tehlikeye soktu. TikTok, bu yasanın sadece Çinli bir şirketi hedef aldığını ve ABD Anayasası'nın Birinci Değişikliği'ni ihlal ettiğini savunarak mahkemede haklarını korumaya çalışıyor.
Bu mücadele, Amerikalı kullanıcıların TikTok’a olan büyük ilgisiyle daha da karmaşık hale geliyor. Milyonlarca Amerikalı uygulamayı aktif olarak kullanırken, TikTok’un geniş bir kitleyi etkilemesi, ABD’li politikacılar arasında ciddi endişeler yaratıyor. Özellikle ABD hükümeti, TikTok'un Çin hükümeti ile veri paylaşabileceğinden ve Amerikalıları manipüle edebileceğinden şüpheleniyor. Bu iddialar büyük ölçüde spekülatif olsa da, TikTok’un popülaritesi ve geniş etkisi, platformu Washington’daki iki partili bir tartışmanın merkezine oturttu.
2020 yılında dönemin başkanı Donald Trump tarafından TikTok’a karşı başlatılan yasaklama girişimleri, daha sonra Biden yönetimi tarafından tekrar gündeme getirildi. Ulusal güvenlik endişeleri, ByteDance’in TikTok'u satması yönündeki talepleri de beraberinde getirdi. Ancak ByteDance, böyle bir satışın mümkün olmadığını belirterek, Çin hükümetinin TikTok'un öneri algoritmasının arkasındaki teknolojiyi paylaşmak istemeyeceğini vurguladı. Bu teknoloji, TikTok'u diğer sosyal medya platformlarından ayıran en büyük özelliklerden biri.
ABD endişelerinde haklı mı?
ABD’li yetkililer, TikTok'un Amerikalı kullanıcıların verilerini Çin hükümetine teslim edebileceği ve bu verilerin kötüye kullanılabileceği konusunda endişelerini dile getiriyor. Ancak bu iddialara dair kamuya açık bir kanıt sunulmadı. TikTok’un kullanıcı verilerini koruma mekanizmaları ise güçlü bir savunma olarak öne çıkıyor.
Gelecek senaryolar
TikTok’un geleceği belirsizliğini korurken, ABD’de uygulamaya yönelik bir yasağın aylar, hatta yıllar sürebileceği konuşuluyor. Mahkeme süreci devam ederken, ByteDance ve TikTok’un satış zorunluluğu veya yasaklamayla karşı karşıya kalabileceği öngörülüyor. Başkan Joe Biden’ın halefi, süreci 90 gün daha uzatma seçeneğine sahip olacak, bu da uygulamanın kaderini erteleyebilir.
Amerikan halkı arasında bu konu büyük bir tartışma yaratmış durumda. Özellikle genç kullanıcılar arasında oldukça popüler olan TikTok, birçok Amerikalı içerik üreticisinin geçim kaynağı haline gelmiş durumda. Platformda büyük takipçi kitlelerine sahip içerik üreticileri, reklam gelirleri ve sponsorlu içerikler sayesinde yaşamlarını sürdürüyorlar. TikTok’un olası bir yasaklamayla karşı karşıya kalması, bu içerik üreticilerini ve birçok küçük işletmeyi ciddi şekilde etkileyebilir. Amerikalılar, ifade özgürlüğüne ve dijital ekonomiye darbe vurulmasından endişe duyuyor.
Zülal Çelik