Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Macar basınına verdiği mülakatta Avrupa’nın geleceğine ilişkin dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Avrupa’nın ciddi bir savaş tehdidiyle karşı karşıya olduğunu söyleyen Orban, 2025’in kıta için “son barış yılı” olma ihtimalinin göz ardı edilemeyeceğini ifade etti.
Avrupa’nın uzun süredir barış içinde yaşamasının istisnai bir durum olduğunu vurgulayan Orban, “Avrupa’daki son büyük savaş 1945’te sona erdi. Seksen yıldır barış içindeyiz. Bu, tarihsel açıdan olağanüstü bir dönem” dedi. Nükleer felaket korkusunun kıta ülkelerini uzun yıllar savaştan uzak tuttuğunu belirten Orban, artık bu caydırıcılığın etkisini yitirdiğini savundu.
"Brüksel savaş, Macaristan barış istiyor"
Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlenen AB Liderler Zirvesi’nin ardından Avrupa’nın barışa mı yoksa savaşa mı yöneldiği sorusuna net bir yanıt veren Orban, “Savaşa doğru ilerliyoruz” ifadelerini kullandı. Zirvede alınan bazı kararların Ukrayna’daki savaşı körüklediğini ve Rusya’yı daha da kışkırttığını ileri süren Orban, dondurulmuş Rus varlıklarının Ukrayna’ya kredi sağlamak amacıyla kullanılmasına karşı çıkan liderler arasında yer aldıklarını hatırlattı.
Macar lider, “Süreci durduramadık ama savaşa sürüklenme hızını yavaşlatmayı başardık. Bazı ülkeler bu ivmeyi olağanüstü boyutlara taşımak istiyordu” dedi. Avrupa’da iki farklı cephe oluştuğunu savunan Orban, “Bir tarafta savaş isteyenler, diğer tarafta barış isteyenler var. Şu an savaş yanlıları daha güçlü. Brüksel savaş istiyor, Macaristan ise barıştan yana” diye konuştu.
Ukrayna-Rusya savaşının asıl nedeninin daha derin bir sorun olduğuna dikkat çeken Orban, Batı Avrupa’nın siyasi, ekonomik ve sosyal bir çöküş yaşadığını öne sürdü. Bu sürecin 2000’li yılların ortalarında başladığını ve küresel finans krizinin ardından hızlandığını belirten Orban, Avrupa Birliği’nin ekonomik gücünün ABD karşısında ciddi şekilde gerilediğini ifade etti.
"AB, içten içe parçalanıyor"
Orban, ekonomik olarak geride kalan güçlerin tarihsel olarak savaş ekonomisine yönelme eğiliminde olduğunu vurgulayarak, Avrupa’nın Ukrayna’daki savaşa angaje olmasının arkasında da bu refleksin bulunduğunu savundu.
Avrupa Birliği’nin geleceğine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Orban, birliğin fiilen dağılma sürecine girdiğini ileri sürdü. Brüksel bürokrasisinin yetkilerini genişletme çabasının üye ülkelerle bağları zayıflattığını söyleyen Orban, “Kararlar Brüksel’de alınıyor ancak üye ülkelerde uygulanmıyor. Bu durum, AB’nin içten içe parçalanmasına yol açıyor” ifadelerini kullandı.
