Esenboğa Havalimanı’ndan kalktıktan sonra düşen ve Libya Genelkurmay Başkanı Ali Al-Haddad dahil 5 üst düzey ismin hayatını kaybettiği uçak kazası ile ilgili İsrail basını, sabotaj ihtimalini gündeme getirerek Türkiye’yi suçladı. Olayın teknik bir arıza mı yoksa kasıtlı bir sabotaj mı olduğu tartışılırken, İsrail basınında yer alan iddialar dikkat çekti.
İsrail’in Jerusalem Post gazetesi, Al-Haddad’ın son dönemde Türkiye’den bağımsız bir politika izlemeye başladığını ve Yunanistan’a yakınlaştığını ileri sürdü. Haberde, bu durumun Türkiye’nin Libya’daki stratejik çıkarlarını zora soktuğu ve Ankara’nın bu nedenle kazada rolü olabileceği yönünde spekülatif iddialara yer verildi.
İsrail basınında çıkan yorumlarda, Al-Haddad’ın Libya’daki Ulusal Birlik Hükümeti’ne bağlı konumu ve Türkiye ile arasındaki mesafenin açılmasının, söz konusu iddiaların temelini oluşturduğu savunuldu. Uçağın Türk hava sahasında düştüğünün öne sürülmesi ve soruşturmanın Türkiye tarafından yürütüldüğü iddiası da “şüphe unsuru” olarak sunuldu.
Söz konusu haberlerin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya yakınlığıyla bilinen sağ eğilimli medya organlarında yer alması dikkat çekerken, bazı yorumlarda uçakta Türk vatandaşının bulunmadığı ve olayın Libya iç siyasetindeki güç dengeleriyle bağlantılı olabileceği iddia edildi.
Türkiye’nin Libya ile yürüttüğü askeri ve siyasi iş birliği ile Münhasır Ekonomik Alan anlaşması da İsrail basınındaki değerlendirmelerin merkezinde yer aldı. Türk makamlarından ise iddialara ilişkin resmi bir açıklama yapılmadı. Haberde yer alan suçlamaların, somut kanıtlara değil, medya yorumları ve siyasi analizlere dayandığı vurgulandı.




