Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği ile Vatan Partisi, Hugo Chavez’in doğum günü dolayısıyla “21. Yüzyıl Sosyalizmi: Hugo Chavez’in Katkıları ve Bugünün Mücadeleleri” başlıklı bir etkinlik düzenledi.
Etkinlikte Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Freddy Eduardo Molina Gutierrez ve Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek konuşmacı olarak yer aldı.
Chavez'i devrime götüren ilk adımlar
Panelde ilk sözü alan Büyükelçi Freddy Eduardo Molina Gutierrez, katılımcıları Türkçe selamladı ve Türkiye’deki orman yangınlarından duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Chavez’in köylü bir ailede doğduğunu ve beyzbola olan ilgisinin onu Venezuela Askeri Akademisi’ne yönlendirdiğini anlatan Gutierrez, o dönemde ülkede ciddi bir yozlaşma ve çarpıklığın hâkim olduğunu vurguladı.
Bu durumun Chavez’i derinden etkilediğini belirten Büyükelçi, “1982 yılında Marakay’daki Libertador Askeri Üssü’nde bulunan ve sembolik önemi olan Samán de Güere ağacının altında, birkaç genç subay arkadaşıyla birlikte Bolivarcı Devrimci Hareket 200’ü kurdu ve ülkedeki bozulmuş düzeni değiştirmeye yemin etti” dedi.
Petrol gelirini halka kazandıran lider: Chavez
Gutierrez, Chavez’in Aralık 1998’de yapılan seçimlerde halkın büyük desteğini alarak, yüzde 56’dan fazla oyla Venezuela Devlet Başkanı seçildiğini hatırlatarak şu ifadeleri kullandı:
“Chavez Anayasa yapması için bir Meclis oluşturdu. Anayasanın temelinde, 21. yüzyıl sosyalizmi yatıyordu. Tarihte ilk kez Venezuela Anayasası Venezuelalılara soruldu. Hidrokarbon yasası da kamulaştırma üzerineydi ve ilk yaptığı yasalardan bir tanesiydi. Yıllarca tek bir ürün ürettik. O da petroldü. Bunun tek bir alıcısı ABD’ydi. Petrolden gelen bütün para yine kuzeye dönüyordu. Yasanın asıl amacı petrolün hakkını Venezuelalılara aktarmaktı. Yeraltı kaynaklarında hakimiyetini üzerimize almamız hala kuzeydeki dostlarımızı üzüyor. Bolivarcı devrime ve Komutan Chavez’e saldırmalarının nedeniydi. 2002’deki darbe girişiminin de temel sebeplerinden biriydi.

Chavezcilik: Halkla bir olmanın adıydı
Büyükelçi Gutierrez, Venezuela halkının Chavez’e duyduğu derin sevgiyi şu sözlerle dile getirdi:
“Chavez’le geçirdiğim süre boyunca gördüğüm şuydu, insanlar Chavez’e dokunmak istiyorlardı. Chavez’le aynı havayı solumak istiyorlardı. Chavez’i tutup, elinden tutup evlerine götürmek istiyorlardı. Ve evlerinde bir hasta varsa, Chavez’in onu alıp hastaneye götürmesini bekliyorlardı. Bu işte, Chavezcilik buydu. Bir ideolojiden, bir fikirden ötesi, insanlara dokunmak, insanlarla beraber olmak, o evde bulunmaktı.”
Chavez'in Filistin tavrı: Sessizliğe karşı cesur ses
Büyükelçi Freddy Eduardo Molina Gutierrez, Chavez’in Filistin konusundaki net tavrını ve emperyalizme karşı duruşunu aktarırken, Venezuela’nın İsrail’le diplomatik ilişkilerini 2003 yılında tamamen sonlandırdığını vurguladı. Büyükelçi, Chavez’in kararlılığını ve cesaretini ise şu sözlerle anlattı:
“George Bush'un oğlu sahnedeyken ‘İşte şeytanın oğlu buradaydı’ diye ifade etmişti. İmparatorluğun liderine böyle şeyler söylemek yürek ister. Chávez yıllar önce daha bu çoğu ülke ses çıkarmamışken, bir Filistin fotoğrafını eline alıp bu haksızlığa ses çıkarmıştı. 2003 yılında İsrail'le bütün diplomatik ilişkileri sonlandırdı ve şu güne kadar da Venezuela'nın İsrail'le bir ilişkisi yok. Çünkü Filistin'de yaptıkları soykırım kabul edilebilir değil. Amerika’nın Kesik Damarları kitabını bir etkinlikte ABD Başkanı’na hediye etmişti.
“Bir şeyleri değiştirmek için bir araya gelmemiz gerekiyordu. Venezuela'da insanlar bir araya gelmeye başladılar. Devrimin temeli de budur. İşçiler fabrikaların yönetimine el koyuyorlardı çünkü zaten iş yapan onlardı. Ve onların devralmasıyla birlikte üretim daha iyi seviyeye çıktı.”
Chavez, herkesi devrimci yapan liderdi
Büyükelçi Gutierrez, Chavez’in halkla kurduğu bağı ve devrimci ruhu şu sözlerle anlattı:
“Chavez hastayken, sanki babamız ölüm döşeğinde yatıyor gibiydi. Devrimin devam etmesi gerekiyordu. Chavez'in sözlerinden bir tanesi de ‘Nicolás Maduro, bu çocuğa güvenin’ oldu. Öngörüsü yüksek biriydi. Sadece beni değil, herkesi devrimci yapan Chavez'di. Öğle yemeğini krallarla yerken akşamüzeri yolda gördüğü vatandaşla kucaklaşabiliyordu. Acaba sabahları bu kadar tutkulu uyanan başkaları da var mıdır?”
'Chavez'in hayatı hepimiz için yol gösterici'
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, konuşmasında Hugo Chavez’e duyduğu derin saygıyı dile getirerek, onu Anadolu halkından biri gibi hissettiklerini söyledi. Chavez’in yaşamı boyunca gösterdiği direnişin ve kararlılığın herkes için ilham kaynağı olduğunu vurgulayan Perinçek, duygularını şu sözlerle ifade etti:
'Kumandan Chavez, bizlerden biri. Aramızda okyanuslar var ama o kadar yakın hissediyoruz ki ona kendimizi sanki Anadolu'nun bir köyünde doğmuş ve bizlerden biri olarak mücadelelerden geçmiş. Olağanüstü bir insan.
Yedi ateşten geçmiş. Hatta belki 77 ateşten geçmiş. Zorluklar, darbeler, silahlar, şiddet... Ama bunların karşısında eğilmeyen, bükülmeyen, af istemeyen, göğsünü rüzgârlara siper etmiş büyük bir devrimci. Onun hayatı bu bakımdan hepimiz için yol gösterici. Zorluklarla karşılaştığımız zaman onu hatırlayalım. Büyük devrimcileri hatırlayalım. Zorlukları gülerek Chavez gibi karşılamışlar. Bakın hep gülen bir insan…
Yedi ateşten geçmiş dedik, kendisi bir ateş. Ateşi ateşle yakmış. Ateş yakılır mı? Chavez ateşi yakmış bir adam. Yani emperyalizmin şiddetini, zorbaların, diktatörlerin zorbalıklarını, ateşlerini kendi devrimci ateşiyle yakmış bir büyük kumandan.’
‘Chavez, tarihin akışını değiştiren bir komutandı’
Doğu Perinçek, konuşmasının devamında Chavez’in sadece bir lider değil, aynı zamanda tarihin akışını kavrayan büyük bir komutan olduğunu vurguladı. Chavez’in şiddet ve direnişin tarihsel rolünü doğru anlayan bir lider olduğunu söyleyen Perinçek, onun halklar için ilham kaynağı olmaya devam ettiğini şu sözlerle ifade etti:
'Chavez aynı zamanda şiddetin insanlık tarihindeki rolünü iyi anlayan bir büyük insan. Anlamasaydı Chavez olamazdı. Bugün de öyle. İnsanlık şiddetle, zorbalıkla, baskılarla, silahla karşılaşıyor ve o silahları göğüsleyerek sorunlarını çözüyor. Bugün Chavez’in doğum günü. Öyle insanların ölüm günü olmaz. Neden? Çünkü o Chavezler bizim bilinçlerimizde, çalışmalarımızda, davaya bağlılığımızda… Ve yorulduğumuz zaman bizi ayağa kaldırmak için hep yaşıyor. Bizim gönlümüzde, bilincimizde yaşamaya devam edecektir.'
Büyükelçi Freddy Eduardo Molina Gutierrez ve Doğu Perinçek’in konuşmalarının ardından panel, soru-cevap bölümüyle devam etti. Katılımcıların yönelttiği sorularla Chavez’in mirası, Venezuela’da sosyalizmin seyri ve Türkiye-Venezuela dayanışması gibi konular ele alındı. Panelin sona ermesinin ardından, davetlilere Venezuela mutfağına özgü atıştırmalıklar ikram edildi.




