3 Eylül’de Çin, Rusya ve Kuzey Kore liderleri ABD’ye ve dünyaya meydanı okuduktan sonra ne hikmetse birden ABD’nin en etkili gazetelerinden birisi olan The New York Times bir haber yayınladı. Haberde 2019 yılında Kuzey Kore'ye deniz piyadeleri-6 adı verilen Üsama Bin Ladin operasyonunu da gerçekleştiren özel bir tim tarafından yapılan başarısız bir gizli operasyondan bahsediliyordu.
2019 yılında tam da Trump’ın Kuzey Kore ile ilişkileri farklı bir boyuta taşıdığı ve Kuzey Kore lideri Kim Jong-un'la zirveler yaptığı bir zaman diliminde Amerikan istihbaratı Trump’a Kuzey Kore liderinin iletişimini dinlemek üzere bir elektronik cihaz geliştirildiğini ve bu elektronik cihazla hem Kuzey Kore liderliğini dinlenebileceği hem de gerektiğinde iletişimlerini kesebilecekleri şeklinde bir bilgi verdiler. İstihbarat, Trump’dan Kuzey Kore kıyılarına çıkarak bu cihazı yerleştirmeleri için onay vermesini istedi. Trump,zor da olsa bu kararı verdi ya da bir başka deyişle bu kararı vermeye ikna edildi.
Deniz piyadelerini taşıyan bir nükleer denizaltı Kuzey Kore’nin en ıssız kıyılarından birine yanaşarak burada tekrar mini denizaltılarla deniz piyadeleri kıyıya taşındı. Deniz piyadeleri kıyıda tam da bu cihazı yerleştireceği sırada bir Kuzey Kore teknesi denizdeki hareketi fark etti ve o bölgeye doğru hareket etti. Haberde bahsedilmese de ifadelerden anlaşıldığına göre deniz piyadeleri görüldüklerini zannederek panikleyip bu tekneye ateş açtılar ve teknedeki üç veya altı kişi hayatını kaybetti. Daha sonra deniz piyadelerinin yaptığı incelemede Kuzey Kore teknesinde ölenlerin sivil insanlar olduğunu gördüler. Yine habere göre ölenlerin cesetlerini ortadan kaldırdılar. Vakit kaybetmeden deniz piyadeleri cihazı yerleştiremeden geldikleri gibi hızla bölgeden uzaklaştılar, ardından bölgeye Kuzey Kore askerleri geldi.
The New York Times'taki haber film senaryolarını aratmayacak nitelikte ayrıntılı bir şekilde operasyonu anlatıyordu. Önce The New York Times'ın internet sitesinde ardından da 7 Eylül’de The New York Times'ın basılı nüshasında yayınlanan haberin doğruluğu ne teyit edildi ne de reddedildi.
Şimdi durup dururken 2019 yılında yapılan örtülü bir operasyon neden şimdi yayınlandı veya sızdırıldı?Bu, ayrı bir merak konusu. Göreve geldiğinden bugüne sürekli Kuzey Kore lideriyle ilişkilerin normalleştirilesini gündeme getiren Trump’ın bu tavrı ABD’de muhtemelen bazı çevrelerin hoşuna gitmemiş gözüküyor. Yine bu haberin ardından Trump’ın Savunma Bakanlığını Savaş Bakanlığına çevirmesi de tesadüf orak görülmemelidir.
Diğer muhtemel neden ise Trump’ın Çin, Rusya Kuzey Kore’nin ABD’ye meydan okumasına karşın ABD’nin güçlü olduğu imajını verebilme adına bu örtülü operasyonun sızmasına göz yumduğu gerçeğidir. Bir bakıma Trump, Kuzey Kore'ye ve Kim Jong-un'a “bir gece ansızın gelebiliriz” mesajı vermektedir. Hatta belki de bu mesajı Çin ve Rusya’ya da vermek istemiş olabilir.
Neden ne olursa olsun ABD’nin haydut devlet olarak nitelendirdiği, şer eksenin bir parçası olarak ilan ettiği, firavun devlet olarak gördüğü Kuzey Kore’ye yönelik düşmanlığa devam etmektedir.
Haberde dile getirilen ve belkid e çok fazla dikkat edilmeyen diğer bir ayrıntı da hiçbir şekilde ABD’nin yüksek teknolojiye dayalı istihbarat toplamaya yönelik casus uçak, insansız hava aracı veya öteki teknolojik taşıtları kullanamaması durumudur. Burada bir bakıma Kuzey Kore’nin elektronik istihbaratı takip edebilecek bir teknolojiye sahip olduğu ima ediliyor. Operasyon tamamen teknik bir tabirle tamamen kör bir şekilde yapıldığı, kıyıdaki deniz piyadeleri ile denizaltındaki operasyon merkezi arasında hiçbir iletişimin olmadığı da ifade ediliyor. Bu durum kuzey Kore’nin eskiye nazarla ileri ve yüksek teknolojiye dayalı savunma, izleme ve dinleme sistemlerine sahip olduğunu göstermektedir. Bu teknolojiye nasıl sahip olduğu gerçeği 3 Eylül’deki dayanışma ruhunda yatmaktadır!
ABD’ye gelince ABD bu tip fiyaskolara alışık. İki örnek vermek gerekirse, 1961 yılında Castro’ya karşı Domuzlar körfezi çıkarması ve 1980’de Tahran’da Büyükelçiliğinde rehin tutulan ABD askerlerini kurtarmak için düzenlenen gizli operasyon sayılabilir. Hepsi başarısızlıkla sonuçlandı. Örneğin Tahran operasyonu ABD başkanı Carter’a seçim kaybettirdi. Muhtemelen Trump da 2026’daki Kongre ara seçimini Demokratlara kaybedecek! Şimdi ABD’de hiç kimse bu operasyonunu sorumluluğunu üzerine almıyor. Trump, bile gazetecilere ilk defa sizden duydum dedi.
Ne duyan var ne gören!