Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Kabine Toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantı sonrası açıklamalarda bulundu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

Bakan Güler: Sahadaki tüm taraflar nihai çözümün Türkiye'nin rızasından geçtiğini idrak etmiştir Bakan Güler: Sahadaki tüm taraflar nihai çözümün Türkiye'nin rızasından geçtiğini idrak etmiştir

"Öncelikle maarif davalarımızın öncüleri olan öğretmenlerimizin dün kutladığı 24 Kasım Öğretmenler Günü'nü bir kez daha tebrik ediyorum. 23 Kasım'da sevgili öğretmenlerimizle bir araya geldik hem de 20 bin yeni öğretmenimizin atamasını gerçekleştirdik. Aşkla görev yapacağına inandığım yeni öğretmenlerimizi tekrar vazifelerinde tebrik ediyorum. Evlatlarımızın en iyi şekilde yetişmesi için hiçbir fedakârlıktan kaçınmadık. Eğitim öğretimde değişime ve yeniliğe direnmek bizatihi hayatın kendisine direnmek manasına gelir.

"Sabotajlara maruz kalıyoruz"

Ülkemizde kendini hala 1940 şartlarında gören, eğitimi bir ideolojik formatlama aracı olarak bakan bir kesim bulunuyor. Bu çevrelerin engellemelerine, sabotajlarına maruz kalıyoruz. Milletçe hepimizin geleceğini ilgilendiren siyasi tartışmaların, ideolojik takıntıların objesi haline getirmek yanlıştır.

İnsanı merkeze alan yeni modelimiz Türkiye Yüzyılı'nın inşasını kolaylaştıracaktır. 20 milyon öğrencimizin en iyi eğitim öğretimi alması, imkanlardan en iyi şekilde ve eşit olarak hizmet alması için üzerimize düşeni yapacağız. Tüm öğretmenlerimize emekleri, fedakarlıkları sabırları için ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum.

"Türkiye bizim dönemimizde şiddetin her çeşidiyle mücadelede tarihi kazanımlar elde etti"

81 vilayetimizde sınırlarımızın içinde ve dışında Türkiye Maarif Vakfı'nın Asya'dan Avrupa'ya yayılan okullarında tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü'nü tebrik ediyorum. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü'nde şiddetin olmadığı bir Türkiye ve dünya için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğimizi özellikle vurgulamak istiyorum. Türkiye bizim hükümetlerimiz döneminde şiddetin her çeşidiyle mücadelede tarihi kazanımlar elde etmiştir.

Kadın hakları konusunun araçsallaştırılmasına izin vermeden kadınların hayatın her alanında hak ettiği yere gelmesi için çaba harcadık. Son 22 yılda çok kapsamlı reformları devreye aldık. Elbette tüm sorunları çözdük iddiasında değiliz. Nice yanlış uygulamanın düzeltildiği tartışmasız bir gerçektir. İnşallah bugünün sorunları da yarın önümüze çıkmayacak. Kadınlarla dayanışma içinde fiziki ve psikolojik şiddete karşı mücadelemizi devam ettireceğiz.

"Türkiye olarak İsrail'in saldırgan politikasına en güçlü tepkiyi veren ülkelerden biriyiz"

Dış politikada oldukça yoğun ve karmaşık bir gündemle karşı karşıyayız. İsrail'in başlattığı saldırılar Lübnan, Suriye ve diğer bölge ülkelerini de içine alacak şekilde genişliyor. Türkiye'nin hemen yanıbaşında son derece kanlı ve tehlikeli savaş 14 aydır devam ediyor. Türkiye olarak İsrail'in saldırgan politikasına en güçlü tepkiyi veren ülkelerden biriyiz. Gazze'ye gönderilen insani yardımlar noktasında da 86 bin tona yaklaşan yardım miktarıyla ilk sırada yer alıyoruz. İsrail'le ticareti tamamen keserek 9,5 milyarlık ticaret hacminden sarfı nazar ettik. Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırım davasına müdahil olma başvurumuzu geçtiğimiz aylarda yaptık.

"İslam dünyasının İsrail hükümetine karşı tek yürek tek bilek olması için gayret gösteriyoruz"

İslam dünyasının İsrail hükümetine karşı tek yürek tek bilek olması için yoğun gayret gösteriyoruz. İnsanlığımızın sınandığı imtihan günlerinde Filistin halkına kardeşlik görevini yerine getirmemizin gayretindeyiz. Böyle insani bir meseleden siyasi rant devşirmeye çalışan siyaset tüccarlarını bugüne kadar muhatap almadık, bundan sonra da almayız. 50 bin masumun kanı üzerinden oy hesabı güdenleri önce Allah'a sonra da aziz milletimizin vicdanına havale ediyoruz.

14-28 Mayıs seçim sürecinde Suriyeli mazlumlara yönelik ırkçı söylemlerin hesabını versinler. Bizim Filistin davasına sağladığımız desteğin zekatı bile bunların tamamının yaptığından kat be kat fazladır. Soykırım duruncaya, Gazze ve Filistin özgürleşinceye kadar tüm imkanlarımızla Filistinli kardeşlerimizin yanında olacağız. Riyad'ta düzenlenen zirvedeki konuşmamızda dik ve dirayetli duruşumuzu çok güçlü bir şekilde ortaya koyduk. Ülkemizin attığı adımlardan, yardım çabalarımızdan sitayişle bahsedildi.

"G-20 liderler zirvesinde İsrail'in işgal ve istila politikasının oluşturduğu tehdidi muhataplarımıza izah ettik"

Bakü'de de İsrail barbarlığını gündeme getirdik. Türkiye'nin bu mücadelede attığı adımları anlattık. Her iki zirvede pekçok hükümet ve devlet başkanıyla görüşmeler yaptık. 14 Kasım'da ülkemize resmi ziyarette bulunan Katar Emiri ile görüşmemizin ana konusu ticari ve ekonomik ilişkilerimizin yanısıra Gazze ve Lübnanlı kardeşlerimizin yaşadıkları sıkıntılardı. Brezilya'nın Rio şehrinde düzenlenen G-20 liderler zirvesinde İsrail'in işgal ve istila politikasının ülkemiz, bölgemiz ve tüm dünya için oluşturduğu tehdidi muhataplarımıza izah ettik.

Tüm bunlar apaçık ortada iken Türkiye'yi haksızca eleştirmek bir hassasiyetin değil kötü niyetin göstergesidir. Her Filistinli kardeşimizin acısı herkes gibi bizim de yüreğimizi dağlıyor. Bombaların altında can veren kardeşlerimizin dramı herkes gibi bizi de hüzünlendiriyor. İsrail'e verilen koşulsuz destek herkes gibi bizi de öfkelendiriyor. BMGK'dan uluslararası medya kuruluşlarına kadar şahit olduğumuz ikiyüzlülük herkes gibi bizim de umutlarımızı kırıyor. Yılmadan, siyonist lobinin baskılarına teslim olmadan, kimseden çekinmeden, korkmadan Filistin halkına ve Gazzeli kardeşlerimize destek olmaya devam edeceğiz.

"Netanyahu için çember giderek daralıyor"

Sabreden zafere ulaşır. İnşallah Filistin halkı da bu zor günlerin sonunda feraha, barışa, huzura kavuşacak, zalimler kaybedecek kazanan Filistin davası olacaktır. Soykırım suçluları döktükleri kanların hesabını mutlaka verecektir. Netanyahu ve eski savunma bakanı hakkında tutuklama emri çıkarılması bu yönde atılmış çok cesur adımdır. Netanyahu ve çetesi için çember giderek daralmaktadır. Kararı uygulamakla yükümlü ülkelerin çoğunun destek beyan etmesini bu bakımdan takdire şayan buluyoruz. Türkiye olarak ceza mahkemesinin aldığı cesur kararı destekliyoruz.

"Enerjide tam bağımsız ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz"

İstanbul Enerji Forumu sektörün geleceğine ufuk çizen bir toplantı oldu. Enerjide tam bağımsız ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz. Maden ihracatımızı 7 kat artırarak 2023 yılında 5,7 milyar dolara çıkardık. 2024 yılında bor ürünlerinden yüzde 97'si ihracat olmak üzere toplam 1,3 milyar dolar satışı yakalayacağız. Doğalgazda 3,5 milyon hanemizin ihtiyacını karşılıyoruz.

Bölücü terör örgütünden temizlediğimiz bölgelerde petrol arama, sondaj çalışmalarımız sürüyor. Gabar'daki petrol kuyularımızda günlük üretim miktarı 57 bin varile yükseldi. 2024 yılında Şırnak, Hakkari, Van başta olmak üzere toplam 84 sondajı tamamladık. 2025 yılında ise 143 arama sondajı yapmayı hedefliyoruz. Şu an günlük ürettiğimiz petrol miktarı 155 bin varili geçmiştir. Son 1 yılda yenilenebilir enerji kaynaklı elektrik üretimi neticesinde 11 milyar dolarlık doğalgaz ithalatını önledik.

"Akkuyu Santrali projemizi gerçeğe dönüştürüyoruz"

Ülkemizin 70 yıllık hayali olan nükleer enerji Akkuyu Santrali projemizi gerçeğe dönüştürüyoruz. Devreye girdiğinde inşallah Türkiye'nin elektrik ihtiyacını yüzde 10'unu temin edecek, Rusya-Ukrayna sebebiyle artan enerji ve emtia fiyatlarından vatandaşlarımızın olumsuz etkilenmemesi için her türlü tedbiri aldık. Dar gelirli vatandaşlarımıza elektrik tüketim desteği kapsamında hanedeki kişi sayısına göre aylık 150 kilovat saat destekleme yapıyoruz. Bu sene içinde 1,6 milyon haneye toplam 1,4 milyon ton kömür dağıtımı yapıyoruz. Bir taraftan enerjide yeni atılımlar gerçekleştirirken diğer taraftan da sosyal devlet vasfımızın gereğini ifa etmeye çalışıyoruz.

"Hükümetlerimizin alamet-i farikası şeffaflık ve hesap verilebilirlik olmuştur"

Çalışma ve sosyal güvenlik, içişleri, savunma ve güvenlik meselelerine kadar pek çok konuyu değerlendirdik. Bakanlıklarımızın bütçelerine ait değerlendirmeler Plan ve Bütçe Komisyonu'nda devam ediyor. Bizim halkımızdan gizlimiz, saklımız yoktur. Hesabını veremeyeceğimiz hiçbir işimiz de yoktur. Hükümetlerimizin alamet-i farikası şeffaflık ve hesap verilebilirlik olmuştur. Türkiye'nin ufkunu açan, yolunu aydınlatan, millete ve memlekete hayrı dokunacak her öneriye kapımızı ardına kadar açık tutuyoruz.

"Zorbalığa, kabadayılığa eyvallah etmeyiz"

Zorbalığa, kabadayılığa, komisyon basıp terör estirilmesine de hiçbir surette eyvallah etmeyiz. Meclisimizden yansıyan sahneler hepimizin yüzünü kızartmış, muhalefetin hizmet gibi derdinin olmadığı ortaya çıkmıştır. Herkesin sorumluluk duygusuyla hareket ederek Gazi meclisimizin milletimizin gözündeki konumuna gölge düşürmeyeceğine inanıyorum."