Dünya

İsrail’in Gazze’deki keyfi gözaltıları sivil katliamına dönüştü

İsrail’in Gazze’deki keyfi tutuklamaları, sivilleri hedef alıyor. Alzheimer hastaları, anneler ve çocuklar cezaevlerinde, binlerce kişi kanıtsız ve süresiz gözaltında tutuluyor.

İsrail’in askeri istihbarat verileri, Gazze’den tutuklanan kişilerin yalnızca dörtte birinin Hamas üyesi olarak sınıflandırıldığını ortaya koyuyor. Geri kalan büyük çoğunluğunu ise suçlama veya dava olmadan tutulan siviller oluşturuyor.

Tutuklular arasında sağlık çalışanları, öğretmenler, devlet memurları, gazeteciler, yazarlar, hasta ve engelli kişiler ile çocuklar bulunuyor. En dikkat çekici vakalar arasında Alzheimer hastası 82 yaşındaki bir kadın ve küçük çocuklarından ayrılan bir anne yer alıyor. Anne, 53 gün sonra serbest bırakıldığında çocuklarını sokakta dilenirken buldu.

Sde Teiman askeri üssünde, çok sayıda hasta, engelli ve yaşlı Filistinli için özel bir alan oluşturuldu; askerler bunu “yaşlılar hangarı” olarak adlandırdı.

Kanıtsız ve süresiz tutukluluk

İsrail’in askeri istihbaratı, Hamas ve Filistin İslami Cihad üyelerini içeren 47 binin üzerinde isimden oluşan bir veri tabanı tutuyor. Mayıs 2025 itibarıyla bu veri tabanında tutuklu olarak işaretlenmiş bin dört yüz elli kişi bulunuyordu. Oysa aynı dönemde, İsrail “yasadışı savaşçı” yasası kapsamında 6 bin Filistinliyi gözaltına almıştı.

Bu yasa, kişilerin kanıt sunulmadan, süresiz şekilde tutuklanmasına olanak tanıyor. Tutukluların avukata erişimi 75 gün, mahkemeye çıkarılması ise 45 günle sınırlandırılıyor; savaşın başlamasıyla bu süreler sırasıyla 180 ve 75 güne çıkarıldı. 7 Ekim 2023’ten beri Gazze’den tutuklanan hiç kimse yargılanmadı.

Hak örgütleri ve bazı İsrail askerleri, tutukluların çoğunun sivillerden oluştuğunu belirtiyor. 2023 sonunda halka açık şekilde zincirlenmiş ve soyulmuş Filistinlilerin fotoğrafları tepki çekmiş, üst düzey subaylar “yüzde 85-90'ı Hamas üyesi değil” açıklamasında bulunmuştu.

Al Mezan İnsan Hakları Merkezi, tutuklular arasında sivil oranının İsrail’in resmi verilerinden daha yüksek olduğunu belirtiyor. Mezan’ın yardımcı direktörü Samir Zaqout, “Belki sadece her altı veya yedi kişiden biri herhangi bir militan grupla bağlantılı olabilir ve o da doğrudan askeri kanadı ile sınırlı olmayabilir” diyor.

Tutuklular terör faaliyetleriyle suçlanıyor

İsrail ordusu, Hamas bağlantısı bulunmayan 2 binden fazla sivili Gazze’ye geri gönderdiğini açıkladı, ancak geri kalan tutuklular hâlâ “terör faaliyetlerinde yer almakla” suçlanıyor.

Gazze’deki bazı tutuklu vakaları, hukuksuzluğu gözler önüne seriyor. Alzheimer hastası 82 yaşındaki Fahamiya al-Khalidi, altı hafta boyunca gözaltında tutuldu; serbest bırakıldığında ciddi şekilde şaşkın ve kafası karışıkdurumdaydı. Abeer Ghaban isimli bir kadın, kocasıyla isim karışıklığı nedeniyle tutuklandı ve 53 gün boyunca çocuklarından ayrıldı.

Hak örgütleri, bu uygulamaların sivillerin zorla kaybolmasına ve keyfi tutuklamalara yol açtığını belirtiyor. Al Mezan ve HaMoked gibi örgütler, binlerce sivilin hâlen hukuksuz şekilde tutuklu olduğunu vurguluyor.

Bir İsrailli asker, operasyonlarda, 7 Ekim saldırısına katılan bir militan ile Khan Younis’teki su idaresinde çalışan sıradan bir kişi arasında fark görmediklerini belirtti.