İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü ve Kurumun Uluslararası, Hukuki ve Parlamento İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Behruz Kemalvendi, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) tutumunu eleştirerek, ajansın teknik uzmanlıktan uzaklaşıp tamamen siyasi davrandığını belirtti. İRNA'ya verdiği demeçte Kemalvendi, bu siyasi yaklaşımın İran ile Ajans arasındaki işbirliği sürecini karmaşıklaştırdığını ifade etti.
"Ajansın denetimleri siyasi, işbirliğini zorlaştırıyor"
Kemalvendi, İran’ın nükleer programının uluslararası denetimlere açık olduğunu vurgulayarak, “Gerçekten karmaşık bir durumla karşı karşıyayız. İşbirliği yapmak istiyoruz ve fiilen Ajans ile çalışıyoruz. Ancak dünya nükleer tesislerinin yalnızca yüzde 3’üne sahip olmamıza rağmen, UAEA denetimlerinin yüzde 22’si İran’a odaklanıyor. Buna rağmen İran’a yönelik saldırılar hakkında herhangi bir kınama yapılmıyor,” dedi.
Batılı ülkelerin, özellikle Avrupa ve ABD’nin, İran'a karşı yapılan saldırılar konusunda sessiz kaldığını vurgulayan Kemalvendi, bu durumun Ajans’ın bağımsızlığını ve tarafsızlığını sorgulanır hâle getirdiğini söyledi.
"İran güçlü bir ülkedir ve dış baskılarla yönlendirilemez"
İran’ın ekonomik, jeopolitik ve stratejik kapasitesine dikkat çeken Kemalvendi, “İran, doğal kaynakları, enerji potansiyeli, insan gücü ve stratejik konumuyla dünyanın en güçlü 10 ila 20 ülkesi arasındadır. Bu kapasite, dış güçlerin İran’a karşı istedikleri gibi hareket etmesini engelliyor,” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, İran’ın sahip olduğu dirençli ideolojinin, ülkenin uluslararası alandaki direncini daha da artırdığını belirtti.
"Nükleer kapasitemiz, ulusal gücümüzün temelidir"
Kemalvendi, İran’ın ulusal gücünün temel unsurlarından birinin nükleer kapasite olduğunu vurgulayarak, bu kapasitenin korunmasının hem devletin hem de milletin ortak görevi olduğunu söyledi. “Ne zaman zayıfladığımızı hissetseler, baskılar artıyor. Bu yüzden ulusal güç unsurlarının zayıflamasına izin vermemeliyiz,” diye konuştu.