Dünya

CNN ve Guardian: "Trump, Venezuela'da köşeye sıkıştı"

ABD Başkanı Donald Trump'ın Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro'yu devirmeye yönelik baskı stratejisi, Batı medyasında Trump'ın "açmaza" girdiği yorumlarına neden oldu.

ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin Venezuela’ya yönelik artan askeri adımları ve sertleşen söylemi, Batı medyasının manşetlerinde geniş yer buldu. Önde gelen medya kuruluşları, Trump'ın Nicolás Maduro yönetimini devirme arzusunun stratejik bir çıkmaza dönüştüğü konusunda hemfikir.

CNN: "Trump kendini köşeye sıkıştırdı"

CNN'de yayımlanan Stephen Collinson analizine göre, Trump'ın Venezuela politikası kontrolden çıkma riski taşıyor. Analizde, Maduro’nun beklenmedik direnciyle iktidarda kalmaya devam etmesi, Trump’ın tehditkâr söylemlerini uluslararası arenada "boş tehdit" algısına dönüştürdü. Collinson, bu durumun Trump'ın hem iç politikadaki hem de küresel arenadaki gücünü zayıflatabileceği uyarısında bulundu.

CNN, Trump'ın önündeki seçeneklerin ya askeri güç kullanmak ve büyük bir çatışmaya sürüklenmek ya da geri adım atarak zayıflamış görünmekten ibaret olduğunu belirtiyor. Analiz, krizin temelinde yatan ekonomik beklentilere de değinerek, Trump yönetiminin Maduro sonrası "dost bir hükümetten" göçmenlerin geri kabulü ve ABD şirketlerine petrol/maden anlaşmaları sağlanması gibi beklentileri olduğunu vurguluyor.

The Guardian: "Tam gaz tehdit, çıkış yolu yok"

The Guardian’dan Robert Tait imzalı analiz ise, Trump’ın dün Maduro’ya doğrudan telefonla “ülkeyi terk et, kendini kurtar” şeklinde bir ültimatom verdiği iddiasını hatırlatıyor. Ancak bu sert tehdidin Maduro'nun direncini kırmak yerine, Trump'ı daha zorlu bir pozisyona ittiği yorumu yapılıyor.

Guardian’a göre, bir dönem uzlaşma yanlısı elçi Richard Grenell'in yerini Dışişleri Bakanı Marco Rubio gibi daha sertlik yanlısı isimlerin alması, gerilimi tırmandırdı. Analiz, Maduro'nun petrol ve maden kaynaklarına erişimi teklif etmesine rağmen Washington'ın çatışma yoluna meylettiğini öne sürüyor. Tait, Venezuela meselesinin Trump için uyuşturucu, göç ve Çin gibi hassas başlıklarla kesişen "yarım kalmış bir iş" olduğunu ve bu nedenle geri adım atmaya niyetli olmadığını savunuyor.