Avrupa Birliği (AB), İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun İran’da rejim değişikliğinin “mümkün” olduğu yönündeki açıklamalarına net bir şekilde karşı çıktı. AB Komisyonu sözcüsü El Anouni, Brüksel’de düzenlenen basın toplantısında, “İran’da rejim değişikliği, AB’nin üzerinde mutabık kaldığı bir pozisyon değildir,” diyerek, doğrudan bir dış müdahale fikrine kapı aralanmadığını belirtti.
Bu çıkış, Batı içindeki bazı çevrelerin bölge ülkelerinin iç işlerine dönük müdahaleci yaklaşımına mesafe koyan bir duruş olarak öne çıktı. Özellikle İsrail’in, Tahran’a karşı yürüttüğü askeri ve siyasi baskının genişletilmesi yönündeki çağrılarına rağmen, AB’nin diplomatik çözüm arayışını vurgulaması dikkat çekti.
"Kapsamlı politika, askeri müdahale değil"
üEl Anouni, İran'la ilgili tüm konuların ele alınması amacıyla kapsamlı ve çok yönlü bir politika yürüttüklerini belirtti. "Yaptırımlar dahil olmak üzere elimizdeki tüm seçenekleri göz önünde bulundurarak İran’a yönelik kapsamlı bir politika yaklaşımına bağlıyız," diyen Anouni, bu yaklaşımın doğrudan rejimi hedef almak yerine diplomatik zeminleri öne çıkardığını kaydetti.
Batılı aktörlerin zaman zaman gündeme getirdiği rejim değişikliği söylemleri, bölgesel istikrarsızlığı daha da derinleştirirken, AB'nin bu tutumu bir ölçüde uluslararası meşruiyete yaslanma çabası olarak yorumlanıyor.
Diplomasi vurgusu
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas’ın, İran, İsrail, ABD ve Körfez ülkeleriyle temas halinde olduğu belirtildi. El Anouni, bu görüşmelerin gerilimin azaltılmasına katkı sağlamayı hedeflediğini aktardı.